27 Aralık 2019 Cuma

Sebe 28 bütün insanlar demiyor

Seni ancak bütün insanlar için(kaffeten li en nasi) uyarıcı ve müjdeci olarak gönderdik-Sebe 28
 1-Bu ayeti böyle çevirmek,böyle evrensellik anlamı vermek;İbrahim 4,Fussilet 44,Zuhruf 44 gibi evrensellik karşıtı ayetlere aykırıdır.Peygamber için bunu demek;peygamber bütün dünya dillerini biliyormuş gibi,gidip bütün dünya insanlarına uyarı yapabilirmiş gibi bir anlam vermek olur ki,bu saçmadır.Peygamberin diliyle kavmin dili aynı olmalıdır,farklı olmamalıdır(İbrahim 4),her kavmin kendi dilinde inmeyen mesaja itiraz hakkı vardır(Fussilet 44),Kuran sadece Muhammet ve Arap kavmi içindir(Zuhruf 44).
  2-Bütün insanlar demek külli en nasi demektir,kaffeten li en nasi değil.Ve Kuran külli en nasi dediğinde bile bütün dünya insanlarını değil,bir kavmin bütün insanlarını kastediyor.
  ...Musa asayla taşa vurunca sular fışkırdı,bütün insanlar(külli en nasi) o suyu içtiler-Bakara 60
 Bütün insanların o suyu içmesi,Çin'den Brezilyaya kadar bütün yeryüzü insanlarının o suyu içmesimi?Yoksa bütün insanlardan kasıt Musa'nın kavminden(İsrailoğulları) olan bütün insanlarmı?Bütün insanlar dediğinde bile bir kavmin bütün insanlarını kastedebiliyor kitap.O halde Sebe 28 ayetini neden bir kavmin(Arap kavminin) bütün insanları şeklinde anlamayalım ki?
Kuran senin için ve kavmin için bir öğüttür.Sen ve kavmin ondan sorumlu tutulacaksınız-Zuhruf 44
Kuran bütün yeryüzü insanlarını kastetme eğiliminde olsaydı Zuhruf 44 şöyle olurdu:Kuran bütün kavimler içindir,bütün kavimler Kuran'dan sorumludur.Sebe 28 bütün insanlar anlamına geliyorsa,Kuran neden sürekli bir kavim içindir(li kavmin) diyor?Sebe 28 bütün insanlar deseydi,zaten bütün kavimler bunun içine girmiş olurdu,o zaman sürekli bir kavim içindir deme gereği duymazdı?Ve bir kere olsun bütün kavimler içindir deme gereği de duyardı.
  Sebe 28'deki kaffeten kelimesine bütün hepsi anlamı versek bile,kaffeten kelimesini insanlar kelimesiyle bağlamamız gerekmez.İnsanlar kelimesine değilde,gönderiliş amacın(ve ma erselnake) diyen bölüme de bağlayabiliriz.Bunu yapmamıza hiç bir engel yoktur.
Ve mâ erselnâke illâ kâffeten lin nâsi beşîran ve nezîran ve lâkinne ekseran nâsi lâ ya’lemûn
  Seni gönderme amacımızın bütün hepsi başka şey için değildir(illa kaffeten),insanlar için uyarıcı ve müjdeci olmandan ibarettir-Sebe 28
   Seni gönderme amacımız,uyarıcı ve müjdeci olmandan başka bir şey için değildir-Furkan 56
   Resül'ün görevi sadece tebliğ(müjde ve uyarı) yapmaktan ibarettir-Maide 99
Muhammet kendi kavminin(Arap kavmi) insanlarına bildirimde bulunarak  bu görevini tamamlamıştır:
  Eğer yüz çevirirseniz; bilin ki ben, benimle gönderileni size tebliğ ettim.Rabbim dilerse sizden başka bir KAVMİ sizin yerinize getirir...Hud 57
  Seni de ataları uyarılmamış olan ve bu sebeple GAFLET(bilgisizlik) içinde kalmış o bir kavmi uyarman için gönderdik-Yasin 6
  Bütün kavimleri uyarman için gönderdik demiyor.O halde insanlar dediği bir kavmin insanlarıdır.
  Allah dedi ey Musa,seni her insanın başına(ala en nasi-عَلَى النَّاسِ) yönetici olarak seçtim.Gönderdiklerimle ve sözlerimle-Araf 144 
  Musa bütün yeryüzü insanlarının her birinin başına mı yönetici olarak getirilmiş?Yoksa sadece kendi kavminden(İsrailoğulları) olan her insanın başınamı getirilmiş?Kitap her insan dediğinde bile bir kavimden olan her insanı kastediyor.Ama bu ayet Musa yerine Muhammet için deseydi ki seni bütün insanların başına getirdim,o zaman diyeceklerdi ki;bak peygamberimiz yeryüzündeki her insanın başına atanmış,o halde Kuran bütün yeryüzü insanlarına gelmiştir.Sebe 28 de yaptıkları da budur.
 Sebe 28 ayetindeki kaffeten kelimesi;toplamı,bir araya getirilmesi demektir ve peygamberin göreviyle ilgilidir.Peygamberin görevinin toplamı,yapacağı işin toplamı anlamındadır.
  Seni gönderme amacımızın toplamı(kaffeten);(kendi kavminden olan) insanlar için uyarı ve müjdeci olmandan ibarettir-Sebe 28
 ''Bu ayetteki kaffeten li en nasi ifadesine bütün insanlar anlamı vermek Arap dili kurallarına aykırıdır.Kaffeten toplamak,cem etmek demektir ve peygamberin göreviyle ilgilidir.Ayetteki insanlardan kastedilense o bölgedeki yerel insanlardır(Zemahşeri,El Keşşaf)''
  ''Kaffeten kelimesine bütün hepsi anlamı vermek İbni Abbas'a maledilen bir görüştür.Kaffeten toplamak,bir araya getirmek anlamına da gelir(Maverdi Tefsiri)''
   Arapça da elbiseyi katlayıp bir araya getirmek deyimi de kaffeten kelimesinden türer.
             ***Arap kavmine özel oluşunu zorunlu kılan ayetler var***
   Her peygamber kendi kavminin bütün insanlarına gönderilir.Muhammet Arap kavminin diliyle Arap kavminin bütün insanlarına,Musa İsrailoğulları kavminin diliyle İsrailoğulları kavminin bütün insanlarına.
Her peygamberi başka değil,sadece kendisiyle aynı dili konuşan kendi kavmine göndeririz.Böylece onlara anlatabilmesini mümkün kılarız-İbrahim 4
    Eğer onu Arapça bir Kuran kılmasaydık;'neden dilimizde inmedi,Arap olana Arapça olmayan bir Kuran olurmu hiç' diyeceklerdi-Fussilet 44
O zaman Japon kavmininde Japonca inmeyen bir kitap için''neden dilimizde inmedi''deme hakları vardır.Japon olana Japonca inmeyen kitap olurmu deme hakları var.Yabancı dilde inen mesaja itiraz hakkı tanıyan bir ayet.Evrensellik karşıtı.
Ve onu emin bir ruh indirdi-Şuara 193
Uyarıcılardan olabilmen için-Şuara 194
Apaçık Arap lisanıyla-Şuara 195(Bi lisânin arabiyyin mubîn)
Demekki apaçık Arap lisanında inmese Arap kavmine uyarıcılık yapamayacaktı.O halde Apaçık Japonca inen bir kitaba sahip olmadığı için Japon kavmine uyarıcılık yapamaz.
  Rabbin ülkelerin(memleketlerin) ana kentlerine ayetleri okuyup anlatan peygamberler göndermedikçe,o üleklerin(memleketlerin) halklarını helak etmez/sorumlu tutmaz-Kasas 59
 Japon memleketinin ana kenti olan Tokyo'ya Japonca konuşan bir peygamber gitmediyse,Japon kavmi sorumlu tutulamayacaktır.
  **Zumer 27-28 ayetlerini okumak bile insanlar derken;sadece anadili Arapça olan insanları kastettiğini anlamaya yetiyor.
  Biz bu Kuran'da insanlar için her türlü örneği verdik-Zumer 27
  Ve bunu başka değil,pürüzsüz Arapça yaptık ki korunabilsinler-Zumer 28
Pürüzsüz Arapça olmasaydı hangi insanlar korunamayacaktı?Japon kavminin insanlarımı?Yoksa Arap kavminin insanlarımı?İnsanlar derken hangi insanları kastetmiş oluyor?
Bu basiretler bir kavmin insanları için hidayet ve rahmettir-Casiye 20
Malesef bu Casiye 20.ayette doğru tercüme edilmiyor.Eğip bükerek çeviriyorlar.
Bu ayette bir kavimden olanlar içindir(Li kavmin-لِّقَوْمِ) sözü geçmiyormuş gibi davranıyorlar.
 Ve eğer Nahl 64.ayeti doğru çevirselerdi sorun ortadan kalkmış olurdu.Nahl 64 Kuran'ın bütün indiriliş amacının sadece bir kavmin sorunlarını çözmekten ibaret olduğunu söylüyor.O halde bütün insanlar deseydi bile bir kavmin bütün insanlarını kastetmiş olurdu.
 ve mâ enzelnâ=ve biz indirmedik,aleyke el kitâbe=sana kitabı,illâ=den başka,li tubeyyine=açıklaman için,lehum=onlara,ellezî ihtelefû=ihtilafa düşmüş/düştükleri,fî-hi=ona dair/onun hakkında,ve huden=ve hidayet,ve rahmeten=ve rahmet,li kavmin=bir kavim için,yu'minûne=iman etmeleri/müminlik
Kitabı sana başka şey için değil,sadece kendi arasında ihtilaf yaşayan bir kavim için(li kavmin-لِّقَوْمٍ) uyarı yapasın diye indirdik.Hidayet ve rahmet olarak,iman etsinler-NAHL 64
Bu ayeti aynen böyle çevirmeleri gerekiyor,ama bunu yapmıyorlar.Ayetin Arapça metninde li kavmin(bir kavim içindir-لِّقَوْمٍ) sözü var ama ayetin Türkçe tercümelerinde yok.Muhammed'in Arapça uyarı yapabildiği bir kavim.(İbrahim 4.ayeti hatırlayın;her peygamber kendi kavminin diliyle kendi kavmine gönderilir)Tercümelerde sanki bir kavim için değilmiş gibi davranıyorlar.Li kavmin(لِّقَوْمٍ) kelimesinin hiç bir anlamı yokmuş gibi davranıyorlar.Kuran'ın bu kelimeyi sürekli kullanmasının hiç bir amacı yokmuş gibi.

Kuran insanlara seslenirken bir halkın insanlarını kasteder.Bir kavmin insanlarını.
Ey insanlar!Siz Allah’a muhtaçsınız.Eğer dilerse,sizi giderir ve yerinize yeni bir halk getirir(halkın cedid-خَلْقٍ جَدِيدٍ)-Fatır 15,16
Sizi yok eder ve yerinize başka zürriyete sahip yeni bir kavim getirir-Enam 133
 NOT:Sebe 28.ayetteki kaffeten kelimesine bütünü anlamı verseniz bile,bütünü içindir diyebilmeniz için Li(içindir) harfi cerinin kaffetenden önce gelmesi gerekmiyor mu?Yani kaffeten li en nasi değil,li kaffeten nasi demesi gerekmiyor mu?Kaffeten kelimesinin 'içindir' anlamına dahil olabilmesi için,li harfinin kaffetenden önce gelmesi gerekmiyor mu?Li Allahi=Allah için,Li kavmin=bir kavim için,Li kaffeten=hepsi için.Bunu da incelemek gerekiyor.