27 Aralık 2019 Cuma

Nurcu mantıkla uydurulan sahte mucizeler

Bilimde geri kalmış olmanın verdiği aşağılık kompleksiyle Kuran’a zoraki bilimsellik yüklemeye çalışanların bakış açısını anlatmak içindir bu yazı.Kuran a zorla bilimsellik görünümü vermek isteme olayı,kendi özgü bir mantık yürütme şeklinin ürünüdür.Bu mantıgın adına NURCU MANTIK deniliyor.
NURCU MANTIK=Aya ilk gidildiği Dünyada ilk defa duyurulmaya başladıgı dönemlerde Nurcu taife önce şöyle bir çıkış yaptı=Ay nurdur,onun için hiçbir insan gidemez diyorlardı.Ama daha sonra hem Dünya toplumları hem de Türkiye toplumu Ay'a gidildiğini kabul edince,bu sefer aynı Nurcu taife şunu demeye başladı=Aya nasıl gidileceğini Kuran'a bakarak öğrendiler.Kuran bilime yol gösteriyor.
Ama eskiden bu mantık sadece Nurcular da yaygındı.Günümüzdeyse bütün müslümanlar da aynı sendrom var ve bu Nurcu Mantık bütün müslümanlara yayıldı.
Şimdi Kuran'a bilimsellik yüklemek için kullandıkları ayetlere bakalım:
1-DEMİR İN UZAYDA Kİ YILDIZLARDA NASIL OLUŞTUGUNU KURAN ÖNCEDEN BİLDİRMİŞMİDİR?
Ve demiride indirdik.Onda insan için kullanışlılık ve saglamlık vardır-Hadid 25
Diyorlar ki Demir uzayda yıldızlardaki bir takım hareketlerle ve tepkimelerle oluşur.Demiri indirdik diyen Kuran,bunu haber veriyor.Muhammed bunu 1400 yıl önce nereden biliyordu?
Yeryüzünde Kuran'ı en az anlayanlar müslümanlardır.Kuran'ın genel mantıgından habersiz olan biri ancak demirle ilgili olan ayeti böyle acemice yorumlayabilir.
Çünkü Kuran,sadece demir için indirdik kelimesini kullanmaz.İnsanın kullandıgı her şey için İNDİRDİK kelimesini kullanır.
....Allah sizin için dört ayaklı HAYVANLAR İNDİRDİ-Zumer 6
İndirdi kelimesinden eğer yıldızlarda yapıldı lafını anlıyorsanız,o zaman gökten indiği söylenen bütün bu hayvanlar da uzayda süper nova patlamalarıyla oluşmuş olmalı.Bu hayvanlar da yıldızlar da mı yapılıp dünyaya indirildi?
Allah'ın size GÖKTEN İNDİRDİĞİ YİYECEKLERin bir kısmını kendinize haram kılmayın-Yunus 59
Umarım yiyeceklerde yıldız patlamalarıyla uzayda üretilmemiştirlerdir.
Yiyecekler ve hayvanlar nasıl insanın hizmetine verildiyse,demirde aynı şekilde insanlıgın hizmetine verildiği için hepsine birden sizin için gökten indirdik deniliyor.Yani ayetlerdeki SİZE DEMİRİ,HAYVANLARI VE YİYECEKLERİ İNDİRDİK gibi sözler,kullanımınıza sunduk,bahşettik anlamında kullanılıyor.Yoksa nasıl üretildikleriyle ya da süpernova patlamalarıyla ilgili ayetler değil bunlar.
Ayrıca Müslümanların kendi tefsirlerinde bile,bu ayetlerde indirildi derkenAllah katından bahşedildi,Allah tarafından size sunuldu anlamının kastedildiği gayet açıkça yazıyor.Nasıl yapıldıgı değil,insanlıga hediye edilmesinin önemi vurgulanıyor.
2-KURAN DÜNYA NIN DÖNDÜĞÜNÜ ÖNCEDEN BİLDİRMİŞMİDİR?
Ve sabit gördüğünüz dağlar bulutlar gibi geçip giderler-Neml 88
Bu ayetten Dünya nın dönmekte oldugunu anlıyorlar.Yani yerkabuğunun üstündeki dağlar yerkabugu ile birlikte mantonun üzerinde dönüyor anlamına geliyormuş bu ayet.Yine Kuran'ın genel mantıgından ve diğer ayetlerden bagımsız düşünmekteler.
Oysa bu ayet in ne anlattıgı çok açıktır ve basitçe anlaşılabilir.Dağların ebediyen böyle kendi yerlerinde sarsılmadan sabit kalacaklarını sanmayın.Kıyamet günü yerlerinden sökülüp havaya fırlatılacaklar ve bulut gibi uçup gidecekler.Hatta diğer ayetler bunu daha da açık izah ediyorlar:
Yeryüzüne SABİT DAĞLAR yerleştirdik-Hicr 19
Ve o gün geldimi DAĞLAR HAVAYA ATILMIŞ koyun yünü gibi olacaklar=Karia 5
Sana dagların durumunu soruyorlar:de ki,rabbim DAĞLARI UFALAYIP HAVADA SAVURACAK=Taha 105

Yani dağları sağlam ve sabit yaptı.Ama o gün dağların sağlamlığı ve sabitliği işe yaramayacak.Yerlerinden sökülüp bulut gibi atılacaklar.Rüzgarın savurup götürdüğü bulutlar gibi dağlarda gözümüzün önünden savrulup gideceklerdir.
3-KURAN DENİZLERİN BİRBİRİNE KARIŞMADIGINI ÖNCEDEN SÖYLEMİŞMİDİR?
Kaptan Custo Cebeli Tarık Bogazında Atlas Okyanusu ile Akdeniz in sularının birbirine karışmadıgını keşfetti.Karışmama sebebi Akdeniz ile Atlas Okyanusu nun sularının tuzluluk oranlarının farklı olmasıydı.Custo bunu 20.yüzyılda keşfetti.Kuran bunu 1400 yıl önce nasıl bilmiştir?
Öncelikle Kuran iki deniz birbirine karışmaz derken;denizlerden birinin suyu tatlıdır,İÇMESİ GÜZELDİR,diyer denizin suyu acıdır ve İÇİLEMEZdemektedir.(FATIR  12)
Ama Custo'nun buldugu yerde,yani Cebeli Tarık bogazında her iki denizde tuzlu ve içilmezdir.Atlas okyanusunun suyuda,Akdeniz'in suyuda tuzlu ve içilemezdir.
İkincisi,Hindistan da Allahabat nehri ve ganj nehrinde sularının denize döküldüğü noktada tatlı nehir suyu ile tuzlu deniz suyu birbirine karışmıyor ve Hintliler bunu binlerce yıldır biliyorlar.Dünya nın pek çok yerinde bu böyledir ve Amazon nehrinin yerlileri bile bunu biliyorlar.Custo da zaten bunu onlardan duymuştu ve bu bilinen olay Cebeli Tarıkta'da varmı diye gidip orada kontrol etti.Custo bunu ilk ben buldum demiyor zaten.Binlerce yıldır her yerde bilinen bir olayın,Okyanus ve Denizlerin buluşma noktalarında da olup olmadıgını merak ettim diyor.
Muhammed'in zamanındaki Araplarda bunu biliyorlardı zaten.Şu şekilde biliyorlardı=tatlı olan denizin suyunu içiyorlar ve zevk alıyorlar,tuzlu olanını ise suyunu acı buluyorlar ve içemiyorlar.Suların karışmadıgını böyle anlıyorlar.
Zaten ayetler de birini içtebildiğiniz,diğerini içemediğiniz şu iki deniz varya diye başlıyorlar.
Ve iki denizi birbiri üstüne saldı.Biri TATLIDIR diğeri TUZLUDUR.Arada engel var karışmazlar-Furkan 53
İki deniz bir değildir.Birinin suyu tatlıdır,ondan içersiniz ama diğeri tuzlu olandır ve ondan içemezsiniz.Üzerlerinde gemiler yüzdürürsünüz ve balık tutarsınız-Fatır 12

Ama hem o devirdeki Araplar,hem de Muhammet arada bir perde,görünmez bir perde oldugu için karışmadıgını söylüyorlar.Oysa böyle bir perde yoktur.Olsaydı denizaltılar geçemezdi.Balıkların geçmemesini Araplar perdeye baglamışlardır.Ve Gulf Stream gibi deniz altı akıntılarla denizler karışıyorlar.Mineral farklılığı gibi sebeplerden dolayı ilk bakışta karışmıyor gibi görünüyorlar.Yani sadece bir göz yanılması var,aslında denizler birbirine karışıyorlar.
NOT:Bütün bu hayali bilimsellik uydurmalarına sebep olan şey;batı bilimi karşısında aşağılık kompleksine kapılmış olmalarıdır.Batı bilimi karşısında geri kalmışlık ve eziklik hissetmeselerdi,bu gibi çakma bilimsel mucizeler uydurma gereği duymayacaklardı.